26 Temmuz 2012

Dil-ü Canın Hikayesi

                Bir Ramazan akşamı sevgili eşimin teşvikiyle blog yazarı olmaya karar verdim. (Sanki çok kolay bir şeymiş gibi.) Gece boyunca beyin fırtınası yaptıktan sonra adını " dil-ü can " koymaya karar verdiğimiz blogumuzla karşınızdayız. Bu blogda paylaşmayı düşündüğümüz konular oldukça geniş bir yelpazeye sahip.( Ne kadar becerebilirsek tabi.) Peki biz kimiz ?
                  Ülker ailesi olarak( bu bildiğiniz Ülker A.Ş değil.) Ben Meryem Ekim ÜLKER, 19  Eylül 1987 tarihinde Ankara' da dünyaya gözlerimi açtım, üç çocuklu ALTINER ailesinin en büyük ve tek kızlarıyım, annem ev hanımı, babam işçi emeklisi.

                  İlk ve orta öğrenimimi Ankara' da tamamladım. Trakya Üniversitesi, Çerkezköy Meslek Yüksek Okulunda  Halkla İlişkiler Programını bitirdikten sonra Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünden mezun oldum. 2009 yılında Ahmet ÜLKER ile iki dünya saadetini umarak evlendim.( Buradaki ummak kelimesinden evlenmekten memnun olmadığım kanısına varabilirsiniz, bu dünya saadeti için sözüm yok ama diğer dünya için öldükten ve yeni dünyaya uyandıktan sonra anlaşılacak bir mesele :).)

                  Bir erkek evlat sahibiyim. İstanbul'da ikamet etmekte ve 3 yıllık yorucu iş hayatından sonra evde hayat var ev gibisi yok sloganını düstur edinmiş bir ev hanımıyım. İş hayatından sonra yaşadığım bocalama sonucunda evlat yetiştirmenin bir sanat olduğu ve bu sanatın icrası için anne ve babanın çok titiz çalışması kanısına vardım. Bazı zamanlar iş hayatına dönme konusunda sivri çıkışlar yapsam da ne zaman iş ciddiye binse oğluma kıyamadım.

                  Sonuç boş duranı Allah da sevmez kulda. Eşimle beraber hayatta söyleyecek şeylerimiz olduğunu düşündük ve Bismillah deyip çıktık yola.

Hiç yorum yok: