05 Ekim 2012

Kalp Suyu


“Niceler sultandı, kıraldı, şahtı,
Benimle değişti, talihi bahtı…”

Nice sultanların gönül verdiği, nice yiğitlerin, hatunların uğruna savaştığı, eşini yurdunu yuvasını tek eğlediği bir yar.

Bu öyle bir yar ki adı anılınca yürek yakan, anılmadığında kalp sızlatan bir yar. Bu öyle bir yar ki adı anılınca kapıların açıldığı, gönül verilince dünyada ne kadar dert bela varsa onunla imtahan edildiğin ve kendine olan aşkını sınayan bir yar. Bu öyle bir yar ki; niceleri bendedir o yar dediği için testereyle kesilir, niceleri kaynar sulara atılır, niceleri ağır taşlar altında ezilir. Bu öyle bir yardır ki onun adı anılınca dünya dönmekten vazgeçer, onun adı anılınca sen dünyanın etrafında dönersin de dinlersin senin gibi o yara aşık olanların zikrini. O öyle bir yardır ki sadece ona aşık olanlar seni anlar.




O yare aşık olanlar birbirini çok iyi tanırlar. O’na aşık olanlarda onu hatırlatan emareler bulunur. Yürüyünce onun için yürür, konuşunca onun adını onun güzelliğini konuşur. Ondan başak söz söylemek ondan başkasını düşünmek haramdır. O’na aşık olanlar o yare aşık olmayanları deli gözüyle görür ve inanamazlar. Nasıl O’nu söylemez nasıl O’na itaat etmezler anlayamazlar. Halbuki O yare aşık olmayanlar mecnun, meftun, deli diye yaftalarlar O’na aşık olan gönülleri. Sanırlar ki O’na aşık olmaya gerek yoktur. O’nun adını söylemeye O’na itaat etmeye, derine dalmaya gerek yoktur. Derine dalınırsa delirmek söz konusudur. Haşa kim aşkın şerbetinden içmişte delirmiş bilakis gözü gönlü aydınlanmıştır. ALLAH dedikçe kalp suyunu bulmuş içtikçe coşmuş, içtikçe mutmain olmuştur. Bu kalp suyu odur ki O yare meftun, O yare aşık, Rabbine aşık olan gönüllere güller ekmiş nice kutlu nesiller yetiştirmiştir. Nasıl ki bu fani benden suya muhtaçtır. Kalp de nice yangınlara gebedir. Bu yangınlar ancak ALLAH demekle sönmekte Rabbe aşkla yücelmektedir. O yare Rabbe kul olmak ümidiyle. Aşık olamasak da O nazlı yare aşık olan gönülleri gördük Elhamdülillah. Aşkını ver Rabbim aşkın istiyoruz.

Hiç yorum yok: